Konu: Gençlerbirliği Kadın Futbol Takımı kursun

Konuyu açalım bakalım bu konuda nasıl bir yaklaşım çıkar alkaralardan.

Futbol'un geleceğini kadınlara genişlemekte görüyor UEFA. Dolayısı ile her yıl artan oranda kadın futbolunu destekliyorlar (Maddi destek de dahil olarak). Türkiye'de ise 2000'lerin başında dibe vurduktan sonra yeniden ivme kazanıyor. TFF önemli kulüpleri çekmek için gayret ediyor (Kız Futbol Eğitim merkezi programları ile antrenör maaşı ödemeye kadar). Beşiktaş ve Galatasaray 1999'lulardan oluşturdukları kadrolar ile altyapı çalışıyorlar. Eskişehir zaten liglerde oynuyor. UEFA kriterleri içinde de yanılmıyorsam kadın futbol şubesine sahip olmak var.

Ankara'dan liglere katılabilen yalnızca iki takım var. İkinci ligde yer alan Fomget ve Atlantik. Oysa yakın geçmişte Türkiye şampiyonlukları yaşadıktan sonra kapanan Gazi Üniversitesinin gösterdiği gibi ciddi bir potansiyel var Ankara'da. Son şampiyon Konak Belediyesi'nin maliyeti ise bizim isabetsiz tek bir transferimizde harcadığımız paranın yanında ancak küsurat kalıyor. Üstelik Konak şampiyonlar ligine gidiyor.

Altyapımız bünyesinde açılacak kız futbol programı ile 2-3 yıl içinde Gençlerbirliği Kadın Futbol takımı Türkiye Şampiyonluğuna oynayan bir takım çıkartır.Fabrika gibi altyapımız var. Belki şampiyonlar ligi görürüz. Ama her şeyden önce kadınların spor olağına eşit derecede ulaşması ile ilgili bir büyük adım atar takım. Ankara'nın ve futbolun aydınlık yüzü olduğunu herkese gösterir. Kimbilir, belki Avrupada Lyon ile, Wofsburg ile aşık atar.

Havaalanında beklerken aklıma geldi işte. Bu ara biraz detaylı ilgileniyorum bizim mahallenin kızlarına kurduğumuz futbol takımı ile. Dudulluspor yapabiliyorsa Gençlerbirliği haydi haydi yapar.

CAvCav bu güzel mecrayı da kirletmesin bence.
Bildiğim kadarıyla Kadın Alkaralar zaten bir halı saha takımı kurmuştu.
Yanılıyor muyum?

Gençlerbirliği, Tarsuslu Kadın Futbolcuları Unutmadı

Başkent temsilcisi, zor günler yaşayan Tarsus Gençlerbirliği Kadın Futbol takımına spor ve sağlık malzemeleri gönderdi- Teknik Direktör Mehmet Özdilek:"Dünya Kadınlar Günü için bu organizasyonu planlamıştık ancak kısmet bugüneymiş""Daha çok kadının futbolun içinde aktif yer alması için de projeler geliştirmeliyiz"- "Biz 91 yıllık bir camiayız. Bu 91 yılın sorumluluğuyla genç arkadaşlarımıza yardımcı olmak istiyoruz"


Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mehmet Özdilek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, başkanı ve teknik direktörü Mehmet Ceber'in vefat etmesiyle zor günler geçiren Türkiye Kadınlar 2. Ligi takımlarından Tarsus Gençlerbirliği Kulübü'ne 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde bu yardımı ulaştırmayı amaçladıklarını, ancak çeşitli nedenlerle gerçekleştiremedikleri girişimin bugüne kaldığını belirtti.

"Dünya Kadınlar Günü için ne yapabiliriz?" diye düşünürken, kulüpten arkadaşlarının Tarsus Gençlerbirliği'nin zor durumda olduğuna dair haberi kendisine gösterdiklerini anlatan Özdilek, "Haberde takımın yoksulluk ve yoksunluklar arasında zor günler geçirdiği yazıyordu. Açıkçası hem 8 Mart'a çok az bir vakit vardı. Kulüpten yetkililere ulaşmak istedik ama olmadı. Arkadaşlara 8 Mart'ta olması değil en sonunda yapılması önemli dedim ve kısmet bugüneymiş" diye konuştu.

Takımı ayakta tutan Mehmet Ceber'in kendi evini kulüp binası olarak genç futbolculara tahsis ettiğini, bütün varlığını takım için harcadığını ve Ceber'in vefat etmesiyle de takımın zor durumda kaldığını ifade eden "Şifo" Mehmet, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Haberde takımın sorumlusu İstanbul takımlarından malzeme desteği istiyordu. Arkadaşlarla biz bir şey yapabilir miyiz diye düşündük, forma sponsorumuzla konuştuk, destek verdiler. Şimdi malzemeleri hazırladık, Gençlerbirliği Kulüp Doktoru Savaş Kudaş da bunlara bir de sağlık kolisi ekledi. Malzemeleri Tarsus'a gönderdik. Biz 91 yıllık bir camiayız. Bu 91 yılın sorumluluğuyla genç arkadaşlarımıza yardımcı olmak istiyoruz."

"Daha aktif kadınlar"
Mehmet Özdilek, her zaman, futbolda veya gündelik hayatta kadınların en az erkekler kadar aktif olmasını savunduğunu belirterek, "Kadınlar sayesinde futbola bir çekidüzen verilmesini istiyorsak, daha çok kadının futbolun içinde içinde aktif yer alması için de projeler geliştirmeliyiz" ifadelerini kullandı.

İsminde Gençlerbirliği olan renktaş ekibe ufak da olsa yardım yapabilmenin gururunu yaşadıklarını dile getiren Özdilek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kadınları daha aktif duruma getirebilmek için biz projeler geliştiremiyorsak, kendileri gönüllü olarak bunu yapıyorsa, onları desteklemeliyiz. Buradan Tarsus Gençlerbirliği'nde top koşturan genç arkadaşlarıma başarılar diliyorum, umarım bu malzemeler dertlerine derman olur."

Kaynak: AA

Bugün aidat yatırmak ve antrenmanı izlemek için tesislara gittiğimizde öğrendik Mehmet Özdilek'in Tarsus Gençlerbirliği'ne yardımını. Şifo Hoca'mızı bu şık ve güzel hareketinden dolayı kutluyorum.

Bu hafta kadınlar 2.Lig son hafta maçında Gençlerbirliği'mizin yardım yaptığı Tarsus Gençlerbirliği, evinde Kayseri Gençlerbirliği ile karşılaşıyor. Türkiye'nin içinde en fazla Gençlerbirliği geçen karşılaşması olacak !!

Tarsus Gençlerbirliği - Kayseri Gençlerbirliği... Güzel maç...

Genel olarak Futbol Süper Lig, özel olarak da Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve biraz da Trabzonspor çevresinde şike, teşvik, düşmanlık, nefret, kavga, para, rant, e-bilet ve PASSOLİG rezaleti gibi olumsuzluklarla bezenip başkalaştırılmış, futboldan başka her şeye benzeyen saçmalığa o kadar kendimizi kaptırdık ki, gözümüzün önündeki hiçbir sporu görmüyor, bilmiyor, görmezden ve bilmezden geliyoruz. Her sezon milyonlarca lira gelir elde eden anlı şanlı süper lig kulüplerinin böyle saçmalıklarla zaman geçirmek ve kazandıkları paraları hovarda gibi çarçur etmek yerine kadın futbolu, hentbol, basketbol, voleybol ve adını sayamadığım diğer birçok spora da ilgi göstermeleri ve kulüpleri ait oldukları kentlere mal etmeye çalışmaları gerekmez mi? Kendisine futbolsever, sporsever diyen herkes bunları da biraz düşünmeli...

Erdem Göktürk'ün Radikal Blog'da yayınlanan güzel yazısı: "Kadın Futbolunda ahval"

http://blog.radikal.com.tr/Sayfa/kad...da-ahval-57881

Kadın Futbolunda ahval

25.04.2014 23:29:25

Kadınlar ligi sonlara yaklaşırken ahval ne alemde bir bakalım.

Ligin tadı yok

Bu yıl federasyon iyi niyetli bir uygulama ile, çekilen takımları da gözönüne alarak maç sayısını artırmak için playoff uygulaması getirdi. Ama ne yazık ki lige verilen aralar, Üniversite ve Okul Sporları Federasyonları ile koordinasyon sağlanamaması nedeni ile çakışan takvimler, eksik maça gelmek zorunda kalan takımlar gibi nedenler ile bir ivme yakalamak mümkün olmadı. Bir de üzerine programı Ataşehir oyuncularının Dünya Futsal Şampiyonası'na gideceğini düşünerek önden yüklü yapınca, Konak da ilk maçta Ataşehir'i yenince gazoz ligi kıvamına geldik. Perşembe maçlarından sonra yine lige ara verilecek. Dönüşte oynanacak, sıralamada da hiç bir değişikliğe yol açmaması çok mümkün olan iki hafta geçmek bilmeyecek kulüpler açısından. Ekstra deplasman masrafları ve maaşlar da cabası.

Kuban Turnuvası kadın futboluna zarar veriyor

İki yıldır ligin temposunu nerede yitiriyoruz diye baktığımızda karşımıza U19 millilerimizin gittiği Kuban turnuvası geliyor. Amerika gibi takımların bölge karmalarını gönderdikleri, Krasnodar karması gibi takımların oynadığı turnuva için biz bir ay lig erteliyoruz. Bu yıl bir de üzerine U19 Elit Tur maçları gelince iyice soğudu lig. Gerçi geçen yılki sıkınıtının ardından federasyon Kuban'a bu yıl gidilmeyeceğini ve takvimden çıkarıldığını açıklamıştı ama nasıl oldu ise yine yer buldu takvimde Rusya'nın bahar turnuvası. Hem de Türkiye Kadın Ligleri'nin temposunu kaybetmesi, okul sporları ile final çakışmaları yaşanacak döneme kayması, kalitenin düşmesi uğruna. Şu anda dışarıdan gözüken şekli ile Kuban Turnuvası Türkiye Ligi'nden daha önemli bir organizasyon. Nedir hikmeti, ligde anlayana rastlamadım henüz.

İkinci Lig playoff'ları biraz heyecan getirdi

Bu yıl dört takımın 1.Lig'e çıkma hakkı elde edecek olması playoff'lara heyecan getirdi. Güzel ve çekişmeli maçlar oldu. 1.Lig'e kadar uzansalar kimsenin şaşırmayacağı Karşıyaka Koleji, Hakkarigücü, 1207 Antalya gibi takımlar ilk turda veda ettiler. Altyapı odaklı takımları olan Fomget, Amasya Eğitim, Ovacık Gençlik ve Gazikent bir maç uzaktalar 1.Lig'den. Tecrübeli oyuncuları ile Kireçburnu ve Samsun İlkadım da oradalar. BESEM'i çok tanıma fırsatım olmadı ama Eskişehir de hem tecrübeli altyapı oyuncuları ile, hem de bu yıl bazı nokta transferler ile iddialı. Dananın kuyruğu bu hafta sonu kopuyor. Tüm takımlara başarılar.

Bir de şu finansman konusu var

1.Lig'e yeni takımlar geliyor ancak gittikçe şişen lig maliyetleri nedeni ile mevcut 1.Lig takımları sıkıntılı. İki yıldır Konak'ın lige yatırımı karşısında mücadele etmenin getirdiği mali külfet ile Ataşehir küçülmeyi konuşuyor. Tek Ataşehir değil sıkıntı yaşayan. Altyapı modeli olarak herkese örnek gösterilebilecek Derince Belediye ve Karadeniz Ereğli'nin de beli bükülmüş durumda, hemen hiç bir getirisi olmayan ligin yükünün gittikçe artmasından. Trabzon zaten maddi sıkıntılar nedeni ile en iyi oyuncularının ara transferde gitmesine izin vermişti. Adana da nerede ise hiç bir sponsor desteği olmadan ligde tutunmaya çalışıyor. Bu yıl içinde kapanan veya çekilen Lüleburgaz 39, Çamlıca, Çenesuyu Plajyolu ve Marmara Üniversitesi'ni de gözönüne alırsak ligin daha fazla değer üretmemesi halinde ciddi bir duraklama dönemine gireceği gözüküyor.

Kaynak yaratmak öncelik olmalı

Bu konuda hem kulüplere, hem de federasyona görev düşüyor. Her şeyden önce Kadın Futbolu'nun en üst düzeydeki liginin Hentbol 2.Ligi veya Voleybol 3.Ligi'ne kaynak yaratan İDDAA gibi bir kuruma dahil edilebilmesi gerekmekte. Bilardo var, tenis var, kadın futbolu yok. İzlanda kupası maçları varsa, Finlandiya Ykkönen Ligi varsa, Türkiye Kadınlar Ligi de olmalı. Buradan sağlanacak gelir ile tüm kulüplerin nefes alması sağlanabilir. Kulüpler birliği de daha aktif duruma geçerek çeşitli boyutlarda sponsorluklar için öncü olması gerekiyor. Federasyon'un gerekli hukuksal değişiklikleri yaparak destek olacağını biliyorum. Herkese düşen görevler var ama herkes başkasının harekete geçmesini bekliyor. Oysa herkes aynı gemide.

Kaynağın dağıtımı da sorunlu

Aslında Federasyonun bugüne kadarki yaklaşımı epey eşitlikçi. Ortada bir miktar fon var. Takımların da ligde oynamalarındaki en büyük engel deplasman masrafları. O zaman, deplasman masrafları konusunda teşvik verilirse takımların kadın futboluna girişi kolaylaşır. Başlangıç aşaması için doğru bir yaklaşım. Ancak lig yaşını alıp, elit takımlar öne çıktıkça bu eşitlikçi teşvik dağılımı problem olmaya başlıyor. Her şeyden önce sayısı artan takımlara düşen miktar elit düzeyde çalışan takımlara yeterli olmaktan çıkıyor. Elit düzeye çıkmayan grupta da ne altyapı odağı olan, ne de sportif başarı hedefi olan takımlar oluşabiliyor. Teşvik'ten beslenen bir bütçe ile devam eden bu takımlar hem toplam fonun seyrelmesini, hem de aslında yaptıkları bir tür sosyal proje görünümündeki programlarını federasyonun fonlamasını sağlıyorlar. Elit takımların ve altyapıda başarılı programlar oluşturan programların öne çıkarılarak oluşturulan fonlardan daha büyük pay alacakları bir dağıtım sistemi kaçınılmaz. Aslında Bölgesel 3.Lig uygulaması ile yapılmak istenen de bu. Bir de şu KFEM (Kız Futbol Eğitim Merkezi) teşviklerinde bir düzenleme yapılabilse.

Bu konu Erdem Hocamin Ihtisas alani .Sik sik yorum vede yazilarinitavsiyelerini bekliyoruz haydi Erdem Hocam su tecrubelerini paylas bol bol bizlerle...
Nevzat

Teveccüh gösteriyorsun Nevzat abi, takılıyoruz işte. Liseler Şampiyonası bugün bitti. Zonguldak Ereğli Lisesi favoriydi ve kazandılar. Ebru Topçu isimli bir oyuncuları var. Kendi yaş grubunda Avrupa'da en iyi 10 oyuncudan biridir. Sırada Türkiye Gençler Şampiyonası var. Hemen ardından da Yıldızlar ile devam edecek. İnanılmaz bir takım artışı var kadın futbolunda. Gençlerde geçen seneye göre katılım 40%, yıldızlarda 50% arttı. Ne kadar kalıcı olacak göreceğiz. :-)

Bu arada mahallemizin kızları ile Dudulluspor da bu iki şampiyonaya katılıyor. Bekleriz maçlarımıza !!!