Konu: 2015-16 Süper Lig 31. hafta / Gençlerbirliği - Başakşehir

o iş kolay..
simsar vakfının takımını çok rahat geçeceğimizi sanıyorum.
oyun yapımız ve takım karakterimiz ağır ve yaşlı bir defansa sahip başakşehir takımına ters.. bizim bu maçta dikkat etmemiz gereken tek şey gaziantep maçını muhteşem oynayan takımımızın bu oyunu kendiliğinden gelişen bir doğaçlama ile mi; yoksa ince düşünülmüş, iyi hazırlanmış bir taktik dizilişle mi yaptığı olacaktır.
geride bıraktığımız sezonlarda hep birşeyden bahsederdik: artık avrupada futbol değişik oynanıyor derdik. öyle sağdan bindir, soldan kaç veya üzerine çekip aniden çıkma falan yok demiştik.. artık avrupada takımlar sahanın her bölgesinde, topun olduğu her alanda oyun üstünlüğünü ele geçirmeye çalışıyorlar.. defansta çok iyi bir savunmacı, hücumda amansız forvet olmaya gayret ediyorlar, bu durumda da galibiyet kaçınılmaz oluyor du..
bu işi yapabilmenin tek yolu topa bizim takım sahip olacak.. topsuz oyunmuş, sahaya yayılmaymış onlar geride kaldı.. bakın messi topu kaybedince delleniyor ve geri alabilmek için yırtıyor kendini.
skordan tut, topla oynama ve isabetli pas yüzdesine kadar maçın bütün rakamlarını lehimize çevirmek için gayret göstermeliyiz.. bunun içinde top bizde kalacak.. çok basit..
top kayıpları normaldir ama takımımız topu kaybettiğinde mümkün olan en kısa zamanda geri alacak ve sahanın hangi bölgesindeyse o bölgenin oyun gereklerini yerine getirecek.. beşiktaş bunu bazı zamanlarda yapabildi, fenerbahçe yapmaya çalışıyor ama bu saatten sonra biraz zor.. zaten biri birinci diğeride ikinci.. üçüncüyle arasındaki fark herşeyi anlatıyor..
topla oynama oranı düşük ama galibiyet elde edilen oyun anlayışı sürdürülebilir değil.. oyunu oyun gibi oynamak kalıcı hedefimiz olmalı..

topsuz oyun kır düğünü gibidir.. harmandalına veya miskete benzer.. istediğin kadar usta ol, sonuç bellidir.
boşa kaçma nafile çabalardır.. topa gideceksin, top sana gelmeyecek sen topa gideceksin..
ünlü yorumcu ömer üründülün dediği gibi: galip gelmemiz için gol atmamız şart..
bir oyuncumuz kaleye girince hakem gol veriyor mu?. o halde topu atacağız kaleye.. bizde olmayan topu nasıl atacağız?. dimi ama..

gaziantep savunmasını kuru bir yaprak gibi ankara rüzgarında savuran forvetlerimiz karşısında başakşehir defansı çok hafif kalır.. hem çok ağırlar, hemde yaşlı olduklarından hamleleri geç kalıyor.. hava toplarına hakimler ama biz zaten yerde maytap gibiyiz.. maçı ileride oynamalıyız.. takım boyunu kısaltıp, oyunu rakip yarı alana yıkmalıyız..
abdullah avcı bunu biliyor ama.. onun içindir ki; kendi defans bölgesini çok çabuk terkedecektir.. etmezse kendi bilir..
inatçı forvetlerimizden sıyrılacakları aşikar.. defanstan hızla çıkacakları muhtemel bu maçta selçuk ağır kalabilir djalma'nın takviyesine yunanlı orta saha oyuncumuzu ve doğayı düşünebiliriz.. aydın'ın durumunu bilmiyoruz.
bu maçın olmazsa olmaz adamı ahmet çalık'tır. defansta ağır ve kabiliyetsiz olan fakat sistemli ve hızlı çıkan bir takımla oynayacağımız bu maçta ona çok ihtiyacımız var..
beklerimizde ileri çıkmayı sevdikleri için, aradan sızacaklara kulusiç ağır kalır..

sıra sana geldi ütne kanaryaa..