gençlerbirliği kulübü hiçbir zaman planlama yapmadı. hep bulduğunu sattı. tek plan bu! kona*moşhe*khuse transfer edilip başarılı oldular, takıma inanılmaz bir güç kattılar. bu ligin çok üstünde oyunculardı, yanlarında bir sürü genç kaliteli futbolcu da vardı. ne oldu, cavcav ben nasıl olsa afrikayı keşfettim diye bu futbolcuları, talip olan anadolu takımlarına okuttu. keşfettiği afrika pazarından sonrasında 50 daha tane futbolcu aldık daha sonra, phiri ve geremi haric (onlar da milli futbolcuydu) hiçbiri oynayamadı. o gün bugündür, cavcav bulduğu futbolcuyu okutur. kulübün tek bir planlaması var, keşfet*okut

kabul ediyorum, futbolcu yetiştirip, yıldızlaştırıp satmak da bir yaşam şeklidir, zaten doğal süreçte yıldızlaşan futbolcu da gitmek istiyor. ancak böyle hoyratça, yeri doldurulmadan, "planlama" yapılmadan, profesyonellere danışmadan, ekmek yediğin alt yapıda gerekli düzenlemeleri yapmadan, her bulduğunu satmak iş değildir. gençlerbirliği yönetimi şansal büyüka ve türevlerine 4-5 haftada bir tv'de "cavcav futbolun duayeni, ucuza getirir pahalıya satar" dedirtmek üzerine uğraş veriyor. iyi futbol, hedef gibi şeyler bizim çok çok uzağımızda... yani gençlerbirliği yönetimi uzun yıllardır allaha emanet. bizi ayakta tutan şeyler bugüne kadar işini doğru yapan, hedefleri olan futbolcuların ve bazen de teknik adamların yolunun buradan geçmiş olmasıydı.

bugüne kadar benim inandığım sistem hep profesyonellerin daha fazla sorumluluk aldığı bir yönetim sistemiydi. mesela geçen sezon transferin fuat çapa tarafından yapılması gerektiğini düşünüyordum. vleminckx transferi bunun doğru olduğunu kanıtı. mesela geçen sezon başında yönetimin getirdiği lekiç yerine en başından vleminckx transfer edilmiş olsaydı, çok farklı bir sezon izleyebilirdik. bizdeki sistem kulübün transfer yapması, teknik direktörün eldeki malzeme ile oynatmasına yönelik. metin diyadin'e 2 tane transfer yapma hakkı verilmiş. biri stancu, forvet ihtiyacımız ortada. eldeki bütçeye göre tercihini anlıyorum. ama gidip koşa koşa milan ve gosso'nun alınmış olması beni benden alıyor. takımda oynayacak stoper yok, gidip sedat gibi bank asya kalitesinin altında bir adamı getiriyorsunuz. yediğimiz gol her şeyi açıklıyor zaten...(özgür'ün tercih edilmemiş olmasını hiç içime sindiremiyorum)

kadro çıktığı anda oyunun şekli belli oldu. biz kötü bir takımız, karşımızda en az bizim kadar kötü bir takım vardı. hepimiz oturup dua edelim de, bundan sonraki rakiplerimiz de hep kötü takımlar olurlar. belki o zaman şansa bulduğumuz 1-2 pozisyonu gol yapıp, ligde kalabiliriz.

son olarak sezonun en iyi transferi kesinlikle serkan yanık. maçla ilgili bunun dışında bir şey yazılamaz. hayatımda izlediğim en kötü 5 gençlerbirliği takımından biriydi.