Sn Özkazancı, söylediklerinizin bir kısmına katılıyorum. Protestoya katılmayan taraftarlar/seyirciler konusunda ise sizin gibi düşünmüyorum. Bu kadar olup bitenden habersiz olabileceklerini düşünmüyorum. Anlaşılan o ki, taraftar değil, müşteri olarak görülüp, ceplerinden daha fazla para alınıp yeterli alt yapısının olmadığını düşündüğüm bir bankaya aktarılmasına duyarsızlar. Demek ki asıl konu şiddeti önlemek değil. Rant yaratmak. Bu arkadaşlarımız "Ne olacak ki. Altı üstü tüm yıl içinde cebimden fazla olarak 30 TL civarında bir para çıkacak. Çok önemli değil" diye düşünüyor olabilirler. Bu 30 TL civarındaki parayı tüm seyircilere yaydığımız zaman ne kadar büyük bir para olduğu görülecektir. Sporun, spor olmaktan çıkarılmasının son perdesi bu olsa gerek.

Kararlılığımız gösterme konusunda daha ciddi önlemler alınması gerektiğine inanıyorum ancak ileri günlerde göreceğiz ki passolig kartı yetkililerin umduğundan da fazla satılacaktır. Çünkü biz buyuz. Lütfen seçim sonuçlarına bakın, irdeleyin ve buna göre passolig kartının geleceğinin ne olabileceğine karar verin.

Yine tekrarlıyorum. Benim için bu koşullar altında futbol maçlarına gitmek bitmiştir. Yıllarca Beşiktaş taraftarıydım. Şimdi ise bırakın aldığı yenilgiye, beraber kaldığı zaman bile tepki gösteren bir Gençlerbirliği taraftarıyım. Yine de tek kişi dahi olsam kararımdan dönüp maçlara gitmeyeceğim.