Konu: Antrenman Ziyaretleri

O zaman bir fotoğraf ve soruyla devam edelim babadostu... Bu, bu... Nedir bu?



Bakalım soruya yanıt veren bir arkadaş olacak mı? Yanıtları alalım, sonra devam edelim.

karabükspor maçının 90. dakikasında yediğimiz penaltı golünden sonra, statta tansiyon yükseldi... o anlarda kameralar birkaç saniyeliğine tribünleri gösterdi. kameranın çektiği bölgede ali ekber abi'yi gördüm, ayağa kalkmış, öfkeyle sahaya doğru bir şeyler söylüyordu. sonra oturmak için eğildi ancak koltuk katlanmış olacak ki bir anda dengesini kaybetti, tam "eyvah düşüyor" derken de kameranın açısından çıktı. bence bu fotoğraf o ana yapılmış bir gönderme kırılmış sandalye ayağı bunu simgeliyor.

Serkan'dan bir tahmin geldiğine ve başka da bir yanıt olmadığına göre devam edelim...





Soru: Bu, nasıl oldu?

bir grup öfkeli sefakar antrenman bastı, ellerine geçirdikleri plastik sandalyeleri (kulübe maliyeti olmasın diye özellikle plastikleri seçtiler) kırıp döktüler...

Babadostu ne diyorsun? Serkan doğru tahmin etti mi?

Antremanı seyretmekte olan ve antremanın temposuna kendisini fazlaca kaptıran Menejer Ozanni Gulerio 'La basınsanıza' diyerekten cırtlak pembe şeytan formalardan giyen takıma yüklenirken birden hızını alamaz ve heyecanla plastik sandalyeye tekme atar. Ne var ki sandalye bu şiddete dayanacak gücü kendinde bulamamıştır...

kendi çapında direniyor bence
aba altından sandalye ayağı gösteriyor

Dükkanı kapatıp soluğu Tesislarda aldığımızda Kayserispor maçı hazırlıkları henüz başlamıştı.
Önce güneş tarafındaki kulübede yerimizi alıp ısınma koşusu yapan topçularımızı izledik.
Sonra akşam güneşinin kavurucu sıcağıyla parlama noktasına gelince gölge tarafındaki kulübeye transfer olduk.
Takım 7 eksikle sahadaydı ve yarım sahada 3 kale maç başladı. Çift kaleyi biliyoruz da 3 kale maç da neymiş demeyin, siz de gelin kendi gözünüzle görün. Oktay ve Tosiç ise takımdan ayrı olarak tam bizim önümüzde istasyon çalışması yapmaya başladılar. Ben duramadım laf attım,
- hayırdır Oktay, bir durum mu var?
- evet abi, ayağımda sinir sıkışması var. Belki ameliyat olacağım.
-Tosiç'in nesi var?
- onda da adale sertleşmesi var.

Kısa bir sessizlikten sonra Necdet lafa girdi ve
- ikiniz de oynarsınız goçum, taş gibisiniz taşşş.
Diyerek morel verdi.

Sonra bunları çalıştıran fizyoterapist bizim 5 metre yanımıza Japon kale koydu ve bu ikisine sırayla yerden sert ortalar yapmaya başladı. Oktay'la Tosiç de Japon kaleye gelişine şut atmaya başladılar.
Oktay, kaleyi tutturamazsa bizi şişleyeceğini bildiği için biraz da sakatlığının etkisiyle topa plase vuruşlar yaparkene Tosiç tam tersine gelişine abandıkça abandı ve sonuçta Japon kale yerine Ali Ekber'in oturduğu sandalyeye denk getirdi.
Tosiç, topa öyle sert öyle sert vurdu ki, sandalyenin ayakları anında kırıldı. Ula ula diyerekten ani bir refleksle tutmasak Ali Ekber yere düşecek ve Tosiç muhtemeldir ki bu hareketinden dolayı kadro dışı kalacaktı.
Neyse ki Metin hoca bu talihsiz kazayı görmedi de olayı aramızda kapattık.
Kapattık dediysem, kırılan sandalyenin parasının Tosiç'in ilk galibiyet priminden mahsup edilmesine karar verdik de öyle yani.
Durum bundan ibarettir arkadaşlar.

Sandalyenin parasının Tosiç'e ödenecek Kayserispor galibiyet priminden kesilerek mutlaka tahsil edilmesi lazım. Kasten bizim tarafa doğru abandı çünkü. Hatta ben bir ara baktım olmayacak, sandalyemi biraz daha öteye, menzil dışına götürmek zorunda kaldım. Sen de tanıksın buna babadostu. Gençlerbirliği'nin sandalyesini bırak bir kuruşu bile değerlidir. Tosiç'in abanmalarına heba edilemez.

antrenmanda abanmak serbest mi ya? "abanmayacaksın, teknik vuracaksın" diye anlaşsaydınız sorun olmazdı bence...