Konu: Kitap: Çizgi Açığı - Tanıl Bora, Turgut Yüksel

ÇİZGİ AÇIĞI - Tanıl Bora, Turgut Yüksel
İletişim Yayınları - 2013

2013 yılında İletişim Yayınları tarafından çıkarılan Turgut Yüksel'in çizgileri ile Tanıl Bora'nın Radikal'de haftada bir gün yazdığı futbol yazılarından oluşan nefis bir kitap: ÇİZGİ AÇIĞI...

Tanıl Bora, Radikal'de yazdığı haftalık futbol yazılarında, kendine özgü tatlı üslubuyla genel olarak o hafta Süper Lig'de oynanan maçların genel bir değerlendirmesini yapardı. Ancak 3 Temmuz 2011 sürecinden sonra bu yazıların türü ve rengi değişti. Futbolu bir oyun, hem de güzel bir oyun olarak gören, taraftarın takım değiştirmesinden tutun da kış maçlarına, beşlik yemeye, radyodaki maç yayınlarına, hakemlere, yancılara, şerefli mağlubiyetlere, tribünlerin çiçekleri olan pankartlara, karambollere, barajlara, erkek güzeli topçulara ve şişman kaleciye kadar birçok kulvarda serbestçe gezinen futbol sevgisi ile dolu keyifli yazılara dönüştü... Bence çok da iyi oldu. Çünkü ortaya, haftalık lig değerlendirmelerini içeren ve günlük tüketime yönelik olduğu için bir süre sonra unutulup gidecek olan sabun köpüğü tarzındaki yazılar yerine aradan yıllar geçse de eskimeyecek ve her zaman keyifle okunacak kalıcı ve lezzetli yazılar çıktı...

Ben 57 yaşındayım. 10 yaşından beri futbolseverim diyebilirim. Bu süreçte; topu nefis bir röveşata veya voleyle ya da 40 metreden füze gibi bir şutla ağlara yollayan golcüleriyle, sahada ipe dizer gibi adam geçen ve harikalar yaratan top cambazlarıyla, ayağının altından top kaçıran, kendisine atılan pası ıskalayan, topu yanlışlıkla kendi ceza sahasında elle tutup penaltıya sebep olan ya da yanlışlıkla kendi kalesine gol atan sakar topçularıyla, 40 yaşında hâlâ sahada koşturup duran yaşlı, 17 yaşında sahaya sürülen çaylak futbolcularıyla, acı-tatlı tribün hikâyeleriyle, şampiyon olup sevinen ve küme düşüp üzülen takımlarıyla, profesyonel ligleriyle ve amatör kümeleriyle futbolu hep sevdim. Ankara'nın tarihi ve güzide takımları Gençlerbirliği ve Ankaragücü'nü, doğduğum ve büyüdüğüm, tüm gençliğimin geçtiği ilçem Polatlı'da bize ilk kez futbolu sevdiren Polatlıspor'u, mahallemin takımı Polatlı Esentepespor'u tuttum, destekledim. Onlarla galibiyetler, yenilgiler, şampiyonluklar, küme düşmeler gördüm; birçok acı-tatlı anı yaşadım. Sonra bir gün bir de baktım ki, sadece bu takımların değil anılarımın da taraftarı olmuşum.

Bir hatalar ve harikalar oyunu olan futbol ile ilgili paylaşımlarımda "Futbolu seviyoruz!" cümlesini bir slogan olarak kullanıyorum. Çünkü ben önce futbolseverim, sonra taraftarım. İyi bir taraftarlığın yolunun futbolu sevmekten geçtiğine; futbolu sevmeden iyi taraftar olunamayacağına; futbolu sevmeden bir takımın, futbolcularının ve hocalarının sahadaki sonuçlardan bağımsız olarak hatalarıyla ve harikalarıyla gerçek anlamda sevilemeyeceğine inanıyorum.

Kitabın arka kapağındaki şu cümle çok şey ifade ediyor bence: "Simon Kuper'in 'Futbol asla sadece futbol değildir' şiarı bize çok rehberlik etti ama oyunun yitişine karşı, bazen artık 'Futbol sadece futboldur,' diyesimiz geliyor."

İşte Tanıl Bora'nın haftalık futbol yazılarından oluşan ve Turgut Yüksel'in çizgileriyle bezenmiş "ÇİZGİ AÇIĞI", futbolun, bu güzel oyunun tutkunu olan futbolseverlerin sevgisinin daha da artmasına katkı sağlayacak bir kitap...

Futbolu seviyoruz!

http://www.iletisim.com.tr/kitap/cizgi-acigi-1931.aspx