bir musibet bin nasihatten iyidir deyip önümüze bakalım. son 2-3 haftadır hem hoca hem de oyuncuların verdiği demeçlere baktığımızda yenilgisizlik ve ligin en az gol yiyen takımı ünvanlarını takıntı yaptığını anlamak zor değildi. bu takıntı da sahadaki oyuna "oynamama" olarak yansıyordu. nitekim golü yedikten sonra, yani artık oynamamanın ekmek getirmeyeceği dakikalarda neler yapabildiğimizi gördük. artık vedat ve irfanlı bir 11'in zorunlu olduğunu görme vaktidir.

hoca maçtan sonra ntvspor'da güntekin onay'ın neden irfancan'ı oynatmadığına dair sorusuna, fizik olarak GS orta sahasına üstünlük kurmak istedim diyerek cevap verdi. o zaman sormazlar mı hocam akhisar maçına niye aynı orta sahayla çıktık diye?

kaderimiz bu sanırım bizim. kulüp yıllardır TD değirmeni ama ne hikmetse her hocanın en sonunda karşımıza çıkardığı oyunda orta sahada 3 tane çapa oluyor.

ben de ne yazık ki Özhan'ın hocayla ilgili olumsuz görüşlerine katılıyorum. hem maç öncesi hem de maç sırasında taktik olarak yetersizliği artık ortaya çıktı. bu yetersizliğini hem takım içi iletişimdeki becerisi hem de ligin kalitesizliği ile bir ölçüde kapatabiliyor. ama daha fazlasını yapmak için daha aktif-reaksiyoner bir oyun aklına ihtiyacı var.