futbol penceresinden bakarsak; işler iyi giderken herşey iyidir. futbolun dışında hiçbir şey iyi gitmiyor zaten..
galatasaray maçına 1 puan için çıktığını farzediyoruz ki; oynanan futbol ve oynayan kadro seçimi bunu gösteriyor..
böyle bakıldığında önemli olan 1 puanı almaktı, onu da aldık.. yani bir puanı almayı başardık..

haa gardı düşmüş, boyunu aşan onlarca sorunla boğuşmak zorunda kalmış galatasaraya karşı böyle klasik anadolu takımı gibi davranmaya gerek varmıydı?. bilemiyorum.
kendi sahamıza kapanıp, oynamadan, rakibin oyununu bozan, onları bezdiren savunmayla 1 puanı hedefleyen oyunu belleğimizde reddettik çoktan.. hele birde işlerin yolunda gittiği bu haftalarda bunu İbrahim üzülmezden beklemiyorduk. şaşırdığımız taraf burası; korkarak kazandık..

kalkıpta şimdi bu olanları unutturmak için osmanlısporun üzerine gitmeye hiç gerek yok..
osmanlıspor, yukarıda anlatmaya çalıştığımız kişiliksiz, karaktersiz, hiçbir yere ulaşamayacak anlaşılmaz futbolu uygulayan en iyi ekip..
üzerine gelenleri kalabalık ve katı savunmasıyla boğuyor ve arkalarında bıraktıkları geniş alanlara hızlı ve kabiliyetli forvetlerini sarkıtarak işlemi sonlandırıyor.
bizim defansımızın göbeği kullandığımız serbest vuruşlar dışında hiçbir şekilde yerini terketmiyor. beklerimiz ve orta sahamız ileri çıktığında bile böyle.. rahatız..

macera aramaya gerek yok.
ibrahim üzülmez bu güne kadar yaptığını yapacak.
sıkıcı, caydırıcı bir ilk yarı. arkasından sersemlemiş, abandone olmuş rakibi indirmeye giden iki yetenekli pır-pır eleman üç puanı alıp gelecek..
böyle olur mu diyeceksiniz.. bu güne kadar oldu. bu gün neden olmasın?.