en büyük kusur teknik direktörün.

geldiği günden beri oyuncuların performansında gözle görülür bir düşüş var.
sivasspor maçında da öyle bir kadro çıkardı ki sahaya, muhtemelen valizini toplamış da gelmiş stada...

takımdaki oyuncu kalitesi hem iyi, hem de oyuncuların bir çoğu gelişime açık. ancak bu iyi oyuncular sahaya çıktıklarında, hiçbiri ne yapması gerektiğini bilmiyor.
sanki hiç antrenman yapmamışlar, hiç organizasyon, pozisyon çalışmamışlar, maçtan 1-2 saat önce biraraya gelmişler, sahaya çıkmışlar da yetenekleri ölçüsünde oynuyor gibiydiler.

yani en basitinden, geriye düşmüşsün, doldur boşalt yapacaksın; şunu sormak istiyorum, takım gerideyken, doldur boşalt yapmak için topu şişirecek adam gerçekten uğur mu? başka adam yok mu. 90ların sonunda manchesterda o işi david beckham yapardı. uğur nasıl bir orta yapma, uzun top atma becerisine sahip, ya da maç boyu kaç tane uzun top atmış, kaç tanesi isabetliymiş ki, bu kritik dakikalarda bu sorumluluğu üstleniyor. eğer takım gerçekten çalışıyor olsa, bu işin kimin yapacağı bile belli olur. ama takımda kimsenin birbirinden haberi olmadığı için sormluluk, sorumluluğu alanın elinde kalıyor. ha bir de maçın 70. dakikasında doldur boşalta başlanması da görülmemiş bir taktiksel hata... sanki kendi ceza sahasındaki yüksek topa vurabiliyorsun da, bir de rakip ceza sahasına karşıdan yüksek top gönderiyorsun. maç sabaha kadar oynansa gol atma şansımız yoktu. bir takım düşünü ki, sivasspor gibi ligin en kötü kadrosu karşısında 3 tane ileri doğru pas yapamamış olsun. bunun tek bir sorumlusu var, bu takımın bu noktada olmasının, 7-8 haftadır çektiğimiz acıların tek bir sorumlusu var. o da mehmet özdilek. NOKTA!

cavcav sağolsun, şimdi artık bizim iyi bir teknik direktör bulmamız çok zor. ya hakan kutlu, giray bulak, yılmaz vural, samet aybaba vs. gibi bir numarası olmayan, kariyeri bitmiş-gerilemiş ve kaybedecek bir şeyi olmayan adamlar gelecek; ya da yeni futbolu bırakmış, üst düzey teknik adamlık yapmamış adamlar. kariyeri olan, planlı ve doğru giden, az kafası çalışan biraz da onuru olan bir adamın cavcav'ın gençlerbirliği'nde görev almak isteyeceğini hiç sanmıyorum. ve ben hala geçen sene irfan buz'un kendi ekibini kuramamasına, üstelik hiç sabır gösterilmeden gönderilmesine yanıyorum. bu kadar günahla hak ettiğimiz yer belli. umarım hak ettiğimizi almayız.